AMERİKA LGBT'YE 22 MİLYON DOLAR YARDIM YAPIYOR
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Afyonkarahisar’da Hak- İş Konfederasyonu’na bağlı Özçelik-İş Sendikasının düzenlediği toplantıya katıldı. Bir termal otelde gerçekleştirilen toplantıda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yanı sıra TBMM eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Mehmet Ali Şahin, Vali Mustafa Tutulmaz, Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, Hak- İş Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Hüseyin Sezen ve çok sayıda sendika temsilcisi ve üyeleri katıldı. Otel girişinde sendika üyeleri tarafından ‘Türkiye seninle gurur duyuyor’ karşılanan Bakan Soylu kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyenleri de kırmadı. Saygı duruşu ve istiklal Marşının okunmasıyla başlayan toplantıda Hak- İş Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci bir konuşma yaptı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, herkesin hassasiyetlerinin olduğunu ifade ederek, makamların gelip geçici olduğunu söyledi. Bakan Soylu şöyle devam etti:
“Ama bu topraklarda niçin var olduğumuzu 2200 yıldır bir çadır devletinin emanetçisi olmadığımızı bile bilecek kadar Allah'ımıza şükürler olsun bu ülkeye de bu millete de sadakat ile bağlıyız. Bunu şuarada çok net söylüyorum. Benim içimi acıtıyor. Bu ülkenin evladı olarak içimi acıtıyor. Diyarbakır'daki çalıştırdığı insanların kimlik kartındaki ay yıldızlı bayrağı söküp atanlara orada şehit annelerini kapının önüne koyup terör müzahirlerini gelip devletin bunu çalıştıramazsınız dediği halde inadına belediyeye alanlara inancımızın ve geleneğimizin bize bıraktığı isimleri terörist isimleri ile değiştirenlere İstanbul'dan kalkıp gidip Atatürk portresi verip onlara Atatürk üzerinden temizlemeye çalışanlara Allah'tan şahittir, millette şahittir ve hakkımızda helal değildir. Bu kadar net. Yazıklar olsun. Bunu çok net bir şekilde ifade etmek istiyorum.”
40 yıldır Türkiye’nin PKK terörü ile uğraştığına dikkat çeken Soylu:
“40 yıldır akşam haberlerinde şehit haberleri alıyoruz. 40 yıldır bu ülkede ekonomisi, gücü, varlığı, morali teröre kurban edilmek isteniyor. Büktük ve bir noktasına geldik. Onlara tarihin en büyük hezimetini hep birlikte bu millet olarak yaşatıyoruz. Büyük bir gayret ile. Bir rakam vereyim size; 94 tane belediye görevden alındı 2014-2019 yılları arasında. PKK terörüne iktisatlı. Toplam 94 tane belediyenin 33'ünün ilk derece mahkemeleri sona erdi. Aldıkları ceza ise 237 yıl 237 aydır. Biz boşuna mı iş yapıyoruz. Diğer 55'ninde ifade etmek istiyorum ki davaları devam ediyor” dedi.
Doğru bir politika izlediklerini belirten Soylu şöyle devam etti:
“Diyarbakır'a gidiyorsun ve terör sebebi ile görevden aldığımız belediye başkanları ile kucaklaşıyorsun da evladı PKK tarafından kaçırıldıktan sonra daha götürülmek istenen ve ortaya koyduğu onurlu mücadele ile bir terör örgütünü pes ettiren acılı ananın hatırını niye sormuyorsun. Doğru bir politika izliyoruz. Buna herkesin emin olmasını isterim. 2009 yılında terör örgütüne müzahir belediyenin kazandığı belediye sayısı 98'dir. 2014 yılında 103'tür. 2019 yılında ise 59'a düştü. Doğru bir politika izliyoruz. Ham bir politika izliyoruz. Bugün yine teröre müzahir olan partinin kapısında anneler babalar oturmuşlar evlatlarımızı dağa götürdünüz diye onlara kafa tutuyorlar. Aha burada söylüyorum; Bu terör örgütünü Doğu ve Güneydoğu'daki kadınlarımız ve analarımız bitirecek ve tarumar edecek. Yıllarca kadın istismarı yapanlar ve terör örgütünü güçlendirmeye çalışanlara tarih çok güzel bir cevap vermektedir. Artık insanların burasına kadar gelmiştir. Orada atılan adımlar milletimizin demokrasi işleyişinde de çok önemli bir süreci beraberinde taşımaktadır.”
Amerika’nın LGBT derneklerini yardım ettiğini ifade eden Soylu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Dünya'nın en önemli devletlerinden bir tanesi yani Amerika, bir taraftan PYD'ye yardım ediyordu. Ama size yardım yaptığı bir yer daha söyleyeyim mi? LGBT'ye yardım yapıyor. Ankara'daki bir LGBT derneğine Amerika Birleşik Devletleri 22 milyon dolar yardım yapıyor. Beni burada konuşmamıza gerek var mı? Neyle karşı karşıya kaldığımızı ve hangi cereyanla karşı karşıya kaldığımızı. Aslında temel hedefin inancı, kimliği ve bu coğrafyadaki varlığı olduğunu ifade etmem için bundan sonra kelimelerle ifade etmeme gerek var mı acaba?”
Bunlar da ilginizi çekebilir