CHP Afyonkarahisar İl Başkanı Faruk Duha Erhan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle yapılan çelenk sunma programında konuştu.
İŞTE O KONUŞMA:
"74 yıl sonra Afyonkarahisar’ı kazanmamızı sağlayan sayın belediye başkanımız, kadın kollarımız, gençlik kollarımız, Cumhuriyet’in savunucuları çok değerli Cumhuriyet Halk partililer ve basınımızın güzide temsilcileri;
Bu mutlu günde sizlerle birlikte olmaktan, bu bayramı sizlerle kutlamaktan dolayı çok mutluyum.
Yakın zamanda ülkemiz maalesef yine terör olaylarıyla sarsıldı. Hain terör saldırısında kaybettiğimiz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum. Başımız sağolsun ve bundan sonra umarım ki terör ülkemizden uzak dursun. Bu ülkede terörün sona erdiği günleri inşa etmek zorundayız. Mevcut hükümetin politikaları bunu sağlayamadı. Biz terörü ülkemizden uzaklaştıracak politikalar üreteceğiz. Bir daha geri gelmemek üzere terörü bu ülkeden def edeceğiz.
Cumhuriyetimiz 101 yaşında. 101 yaşında olan Cumhuriyetimizin bugünlerde çok daha fazla sahiplenilmeye, çok daha fazla benimsenmeye ihtiyacı var. Bu konuda da en büyük iş biz Cumhuriyet Halk Partililere düşüyor. Cumhuriyet’in değerlerinden uzaklaşmaya çalışanların karşısında dimdik duracağız, terörist eylemlerle bizi korkutmaya çalışanlara karşı dimdik duracağız. Bu ülkeyi korkmayanlar, sinmeyenler kurdu. İşte hepimiz buradayız. Korkmadan, sinmeden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’i sonuna kadar yaşatacağız.
Çünkü Atamız ne yedi düvelle savaşırken, ne de bütün imkansızlıklar içinde Cumhuriyeti kurarken korkmadı, bir an bile gözünü kırpmadı, ne mutlu bize ki Cumhuriyet ve Cumhuriyet Halk Partisi olarak iki büyük eserini bize emanet etti. Bizim en büyük sorumluluğumuz bu iki emaneti yıllarca sırtımızda taşımak ve onları gelecek nesillere ulaştırmaktır. Bu ülkenin aydınlık geleceği ancak Cumhuriyet’in tüm değerleriyle yaşanmasıyla mümkün olacaktır. Biz bunu sağlayarak bu ülkenin insanlarına örnek olacağız ve bu uğurda sonuna kadar mücadele edeceğiz.
Bu bayram bizim en mutlu bayramımızdır. Bu bayram bizim en önemli bayramımızdır. Bugün doğum günümüzdür ve bu ülkedeki her bir vatandaşımız bugünü kendi doğum günü, en yakınının doğum günü olarak kutlamalıdır çünkü Cumhuriyet ülkemizdeki her bir bireyin özgür ve mutlu yaşamasının sebebidir. Cumhuriyetin bize bu hakları sağlayabilmesinin sebebi elbette Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasal bir hukuk devleti olmasıdır. Maalesef anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilebileceği yönünde yorum yapma haddini kendinde bulanlar var. Onlara buradan sesleniyorum: Anayasımızın ilk 4 maddesine dokundurmayacağız, dokundurmayacağız, dokundurmayacağız.
Son yıllarda ülkemizde yüzlerce kadın sebepsizce öldürüldü, bu ülkenin gençleri bu ülkeden gitmek istiyor. Görevimiz kadınların sokaklarda özgürce yürüdüğü bir Türkiye yaratmak, gençlerin yaşamak istediği bir Türkiye yaratmak. Çünkü biz bu ülkeyi o gençlere emanet ederek, onlarla kol kola yarının Türkiye’sini yaratacağız. Gençler umudumuzdur. Umudumuzu yaşatmak için önce gençlerimizi yaşatmak zorundayız. 8 yaşında bir çocuğun hayatını koruyamayanlara, hala onun katilini bulamayanlara bu ülkeyi bırakmayacağız. Kadınların katledilmesini engelleyemenlere bu ülkeyi bırakmayacağız. Biz bu ülkenin çocuklarına, gençlerine, kadınlarına sahip çıkan bir yapı inşa edeceğiz.
Suni gündemlerle bu ülkenin zihnini bulandırmaya çalışanlar başarılı olamayacaklar. Bizim her zaman gündemimizde bu ülkenin bölünmez bütünlüğü ilk sırada olacak. Her zaman bu ülkenin derdiyle dertleneceğiz. Bu ülkenin tarlada malı kalan çiftçisi, kirasını ödeyemeyen memuru, emeklisi, siftah yapamayan esnafı, atanmayan öğretmeni, işsiz gençleri gündemimiz bizim. AKP hükümeti mutsuz insanlar ülkesi oluşturdu. İlk olarak bu ülkenin mutlu insanlarına sahip olduğumuz bir ortam oluşturacağız. Çünkü inanıyoruz ki; bu ülkenin genci, yaşlısı, erkeği, kadını ve en önemlisi bu ülkenin çocukları mutluysa Türkiye Cumhuriyeti’nin önünde kimse duramaz.
Ne kadar bizi yıldırmaya çalışsalar da, ne kadar yolumuzdan döndürmek isteseler de son sözümüz her zaman Cumhuriyetin değerleri olacak, son sözümün her zaman Cumhuriyet olacak ve son sözümüz her zaman Mustafa Kemal Atatürk olacak.
Türkiye Cumhuriyeti’nin aydınlık yarınlarında buluşmak dileğiyle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum
