Yenidoğan çetesi skandalının ardından Türkiye'de sağlık sektöründe yeni ve endişe verici gelişmeler yaşanıyor.

Türk Sağlık Sen: Aile hekimlerimizin yanındayız Türk Sağlık Sen: Aile hekimlerimizin yanındayız

İddialara göre, bazı hastaneler yaşlı ve hasta bireyleri gereksiz ameliyatlara zorlamakta. Bu durum, özellikle stent ve anjiyo işlemleri gibi kritik operasyonlar için geçerli. "Stent çetesi" adı verilen grupların, bu işlemleri gereksiz yere uygulayarak hastaların hayatını tehlikeye attığı öne sürülüyor.

Ayrıca, sağlık sisteminde kimlik hırsızlığı da ciddi bir sorun haline gelmiş durumda. Bazı hastaneler, "ücretsiz sağlık kontrolleri" adı altında insanları hastanelere çekerek kimlik bilgilerini ele geçiriyor. Bu bilgiler, hastaların haberi olmadan yoğun bakımda gösterilmeleri veya gereksiz tedavi süreçlerine sokulmaları için kullanılıyor. Özellikle yaşlı bireylerin bu tür işlemlerden etkilenmesi, sağlık sistemindeki etik ve hukuki sorunları daha da belirgin hale getiriyor.

Hastanelerdeki bazı pazarlama departmanlarının, sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yaparak insanları hedef alıp kimlik bilgilerini topladığı iddiaları da gündemde. Bu yöntemlerle, hastalara gereksiz tedavi ve işlemler uygulanırken, SGK'nın milyonlarca lira zarara uğratıldığı belirtiliyor. Bu süreçte hastalar, çoğu zaman ihtiyaçları olmayan işlemlere yönlendiriliyor ve yüksek faturalara maruz kalıyor.

Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar, bu skandallara dair daha fazla bilgi sunuyor. Mağdurlar, yaşadıkları olumsuz deneyimleri aktararak, hastanelerin sağlık hizmeti yerine kar odaklı çalıştığını vurguluyor. Dava açan hastalar ise genellikle hastanelerin "sorumluluk kabul etmiyoruz" ifadeleriyle karşılaştıklarını belirtiyor.

Bu durum, Türkiye'de sağlık sisteminin güvenilirliğini sorgulatırken, toplumda adalet arayışını da artırıyor. Yetkililerin bu sorunlara bir an önce çözüm bulması, hem hastaların haklarının korunması hem de sağlık sisteminin iyileştirilmesi açısından büyük önem taşıyor.

Editör: Birinci Editör