Afyonhaber Köşe Yazarı, Eğitimci Yazar Lokman Özkul, İnci Taneleri Dizisini yorumladı. İşte o yazı...
İnci Taneleri adlı Yılmaz Erdoğan senaryosuyla yayınlanan dizi, Perşembe akşamları ekrana geliyor. Yılmaz Erdoğan özellikle tiyatro alanında büyük bir usta. Sinema filmleri de olarak güzel yapımları var ama bir yandan da suça özendirici Organize Hareketler adlı yapımları var. Türkçeyi çok iyi kullanıyor, genel anlamda sağlam senaryolar çıkarıyor lakin İnci Taneleri için aynı görüşte değilim. Arada takıldığım biz dizi, pavyon sahneleri ve pavyon özendirilmesi beni ve birçok kişiyi irrite ediyor. Zaten zapping yapıyorum hemen ama ekran karşısında milyonlarca insan var. İstemeyen izlemesin demek çözüm değil insanlar o saatlerde (prime-time) çoluk çocuk ailecek ekran karşısında olabiliyor.
Yılmaz Erdoğan bu dizide biraz kendi içi dünyasında ki ikilemleri diğer yönüyle fantezilerini yansıtıyor gibi. Bir yandan ölmüş olan eşine aşkını sevgisini dile getirirken, bir yandan pavyon kadını esmer Dilber ile yakınlaşama içinde, diğer yandan sarışın zengin kadın Piraye’yi de yedekte tutuyor. Pavyon kadını Dilber ve zengin iş kadını Piraye çok farklı bir yaklaşım. İnsanların esmer-sarışın tercihleri hep tartışılır durur ama Yılmaz Erdoğan her ikisini de dolaylı tercihleriyle yeni bir açılım yapmış durumda. Bir bakarsınız bir de üçüncü bir tercih olarak kumral veya kızıl saçlı birisi çıkabilir. Ben bu tercihlerin biraz gerçek ruh dünyasıyla alakalı olduğunu düşünüyorum.
Farklı bir yöne değinirsek, masum olduğunu iddia eden bir insan, eski eşinin katlinden sorumlu tutulmasına rağmen, en yakınlarına bile masumiyetini ispatlamıyor, şüpheleri üzerinde taşıyor, insanların kendini ötelemesi pahasına. Neymiş oğlu ve kızı bir araya gelecekmiş onlara gerçeği, anlatacakmış. Masum insan hiç beklemeden masumiyetini ispatlar üzerindeki suçlamayı veya iftirayı kaldırır her ne kadar dizi olsa da. Mantık hatalarının çok fazla olduğunu düşündüğüm bir yapım. Ondan dolayı beni sarmadı, birçok insan da bu diziyi izlemeyi bıraktı eski popülerliliğini yitirdi benim izlenimlerim bu yönde.
Birçok dizide mafyavari ilişkilerin yoğun olduğu gibi bu dizide de böyle karakterler var. Bu kişiler karakterler olmadan dizi yapılamıyor mu, illa ki olmak zorundalar mı?
Yeni sezonda tatil arası dizi yapıyorlar. Tatil beldesinde tatil görüntüleri eşliğinde dizi yayınlanıyor, oh ne güzel dünya. Muhtemelen arazisi olduğu Köyceğiz’i de yükseltmeye çalışıyor Yılmaz Erdoğan.
Özellikle bu sezon İnci Taneleri çok formdan düşmüş durumda, daha tatilden dönememişler, reytingler düştüğünden midir nedir habire fragmanlarda pavyon kadını Dilber’e dans ettirip duruyorlar. Bu dizi için iyiye alamet değil böyle giderse diğer erken final yapan diziler gibi bu dizi de final yapar.
Dizide en rahatsız edici karakterlerden biri Azem’in kızı rolündeki Nehir karakteri. Nehir sürekli dudak ve göz kapağı titreterek oyunculuk yaptığını mı sanıyor, bu performansıyla dizide iyi rol bulmuş sonrası önü çok kapalı benim kanaatimce. Azem’in kızı Nehir’in şatafatlı zengin düğününde Ankaralı çalıyor sırf Dilber oynasın diye. Velhasılı bu dizinin neresinden tutarsanız elinizde kalıyor, Yılmaz Erdoğan’ın iç fantezilerini yaşattığı hayal kırıklığı bir proje diyelim reytingi ne olursa olsun…
Lokman ÖZKUL
Eğitimci-Yazar