Menzil Tarikatı içinde baş gösteren ayrılık ve ölünmelerden sonra, son olarak  " tarikatta taraflar birbirlerine yolsuzluk” ve “devleti dolandırma” iddiaları ortaya atıldı.

KARAR Gazetesinin haberine göre;

Sosyal medyaya da yansıyan gelişme tarikatın merkezi kabul edilen Adıyaman’da gerçekleşti.

Ölen babalarının ardından üçü de ayrı ayrı şeyhlik makamına oturan kardeşlerden Saki Erol’un taraftarları Adıyaman Kahta Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasında, cemaatin Mübarek ve Fettah Erol kardeşlerin taraftarlarının oluşturduğu diğer kanadının kontrolü altında olduğu bilinen Semerkand Vakfı ile Beşir Derneği ağır ifadelerle suçlandı.

Yüz milyonlarca liralık yolsuzluk iddialarının ortaya atıldığı açıklamada, Menzil köyündeki Buhara Evleri Kooperatifi aracılığıyla vurgun yapıldığı, kayıt sahteciliğiyle devletin dolandırıldığı öne sürüldü.

Cemaat mensuplarından yaklaşık 40 bin kişinin mağdur edilmesine rağmen yargının harekete geçmediği iddiasının da dile getirildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“40 bin kişinin hakkı gayrimeşru usuller kullanan 3-5 kişi tarafından sömürülmektedir. Kooperatif üyelerimizin bu tesisle ilgili yaptığı ödemeler, usule ve kanuna aykırı şekilde Semerkand Vakfı aracılığıyla toplanmıştır.

Üyelerimize hisseli tapu verileceği taahhüt edilmesine rağmen günümüze kadar hiçbir tapu verilmemiştir.

Yüksek bedellerle yapılan hisse satışları, kooperatifin resmi kayıtlarına çok düşük bedelle kaydedilmiştir. Bu yolla hak sahipleri yüz milyonlarca liralık zarara uğratılmış ve ayrıca kamu zararına da sebep olunmuştur.

Yargı mercilerine yapılan müracaatlarla ilgili aylar geçmesine rağmen hiçbir mesafe alınamamıştır.

Hak sahiplerini mağdur eden ve çok ciddi yolsuzluk ve usulsüzlükler olmasına rağmen gerekli incelemeler yapılmamıştır.

Suç nitelikli eylemleri bulunan kişiler halen yönetici sıfatıyla işlem yapmaktadır. Bu zulme tedbiren de olsa müdahale edilmemektedir.

Deliller karartılmakta, yargı ise seyretmektedir.”

Vah güzel yurdum... Vah güzel yurdum...

Adliye önünde yapılan basın açıklamasında dile getirilen “Beşir Derneği’nin bağışlarla toplanan parası üç-beş kişilik bir çete tarafından yönetilen şahıs şirketlerine peşkeş çekilmiştir” şeklindeki suçlama ise daha sonra paylaşılan metinden çıkarıldı.

Açıklamada yargı kurumlarına yöneltilen görevini yerine getirmeme suçlaması özellikle dikkat çekti. Tarikat mensuplarının birbirleriyle ilgili olarak ortaya attıkları suçlamalar hakkında yargının harekete geçmemesi kamuoyunda da eleştiri konusu oldu.

Editör: Birinci Editör