Yakamoz Birliği yazıyor…

Denizcilerin sözüdür heyamola. Rüzgar, gemi, deniz, tayfa ve kaptan her şey hazır haydi artık ver elini yüce mavilik. Bir sözcük ve kocaman umutları yüklenmiş yürekler…

Anlamlar kişiden kişiye değişir biliyorum. Bir akrabamın Artvin Arhavi’deki evlerinin Karadeniz’le göz göze balkonunu görünce; “ne şanslısın, deniz gören balkon büyük nimet ! ” demiştim. O da bana “senin için anlamı büyük muhakkak ancak benim için büyük bir su işte” demişti.

Yüzerken o kocaman mavilikten bir damlayımdır ben de. Sanki içim dışım mavi. Emel Sayın’ın “mavi dünyam benim ömre bedeldir” şarkısında dediği kadar var. Denizi kucaklayan bir eve doğduğumdan mıdır, hayat suda başladığından mıdır, bedenimizin çoğunluğu sudan oluştuğundan mıdır bilmem, benim için. deniz görmek huzur, tazelik, zindelik adeta arınma fırsatı bulmaktır.

Arifler arıdır ve arındırır derler. Deniz sanki bir arif kişi gibi içerisinde tutmaz doğasına uygun olmayanı. Dünyanın dörtte üçü denizlerle kaplıdır. Deniz altında tıpkı karaların üstü gibi bir başka alem ömür sürer. Balinasından, planktonuna , deniz atına, hamsisine, çakıl taşına, yosununa , istakozuna. Renk renk, pul pul , iyot kokulu bir dünya. Girince ben denize masmavi ve gizemli bir alemin kapısından geçmiş hissederim. Ne içindeyimdir artık zamanın ne de dışında. Yer ve gök birbirinden ayrıldı. Toprak, gök ile güneşin renginden gökkuşağı bağlarken başına, deniz ebedi sadıktır göğün rengine. Ve hala çocukluğum durmakta o engin suda.

Gün doğmadan,

Deniz daha bembeyazken çıkacaksın yola.

Kürekleri tutmanın şehveti avuçlarında,

İçinde bir iş görmenin saadeti,

Gideceksin

Gideceksin ırıpların çalkantısında.

Balıklar çıkacak yoluna, karşıcı;

Sevineceksin.

Ağları silkeledikce

Deniz gelecek eline pul pul;

Ruhları sustuğu vakit martıların,

Kayalıklardaki mezarlarında,

Birden

Bir kıyamettir kopacak ufuklarda.

Denizkızları mı dersin, kuşlar mı dersin;

Bayramlar seyranlar mı dersin,

Şenlikler cümbüşler mi?

Gelin alayları, teller, duvaklar,

Donanmalar mı?

Heeey !

Ne duruyorsun be, at kendini denize:

Geride bekliyenin varmış, aldırma;

Görmüyor musun, Her yanda hürriyet;

Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol;

Git gidebildiğin yere... ////ORHAN VELİ KANIK

Heyamola …